Kocayaka Köyü'ndeki kadınların oynadığı halk oyunlarından bazıları, hem köyde hem de çevrede tanınan ve sevilen gelenekler haline gelmiştir.
Türküleri değerli kılan şey, onların yalnızca melodiden ibaret olmamasıdır.
Türkler danslarda kılıç kalkan, hayvan postu, zil gibi araçlar kullanmaktaydı. Günümüz halk oyunlarında da eski dansların izine rastlanmaktadır.
Çivril ve Çal'da söylenen her türkü, bir köy düğününden, bir yayla şenliği ya da bağ bozumu meclisinden doğmuş; halkın sevinci, hüznü ve gururu ile yoğrulmuştur.
Muğla yöresinde, özellikle köy düğünlerinde kadınların kaşıkla oynadığı oyunlar hâlâ yaşatılmaktadır. Ege’ye özgü kıvrak adımlar, kaşıkla birleştiğinde görsel bir şölen ortaya çıkar.
Yörenin oyunları yaşatıldıkça, bu topraklarda atılan adımlar sadece geçmişe değil, geleceğe de yön verir. Okullarda, derneklerde, festivallerde bu kültürel miras desteklenmeli ve gelecek kuşaklara taş...
Anadolu’nun bağrından kopup gelen halk oyunları, sadece birer sahne gösterisi değil; bu toprakların sesi, nefesi ve karakteridir. Bu oyunlar arasında öyle bir oyun vardır ki, hem vakurdur hem de isyan...
Bu bağlantı sizi https://www.genccivrilgazetesi.com dışındaki bir siteye yönlendiriyor.