5 kız, 5 de erkek olmak üzere 10 evladı olan Haydanlı bir babanın 9. çocuğu ve 4. erkek evladı, 2. Adnan olarak Muğla Köyceğiz kazasında yaşıyorum, doğduğum yer de Köyceğiz. Seviyorum taşını, toprağını, insanını.  Pandemi sonrası buralar doldu taştı, çok göç aldı. 700 m2 müstakil tapu yol üstü bir bahçem var, satın almak isteyenler var. Ederi en fazla 800 iken 1800 istedim, 1500 verdiler, olmaz dedim. Sonra 2500 verdiler, 3 dedim. Şimdi de 4500 istiyorum. Bu rakamlar milyon arkadaşlar, eski para ile trilyon. Seçim sonrası kaç isterim bilmiyorum, içimden bir ses: “Satma” diyor. Parası aklından çok olan biri denk gelir de satarsam kaça satarım, bilmiyorum. Allah ne verirse iyisinden çok en hayırlısını versin.

Her neyse, ben başka bir şey anlatmak istiyorum.

12 Eylülzedelerden Nedim Diyemli’nin çok sevdiğim bir sözü var, diyor ki: “Tokların doymadığı yerde açlar, toklar için ağlar.”

Benim doğduğum ve büyüdüğüm köyde, 112 metre derinlikten çıkan bir su var. Şükürler olsun ki; suyumuz bol, topraklarımız verimli. Bataklık olan topraklarımız, 1960 sonrası drenaj kanalları ile çok verimli ovaya dönüştü. Bizler de evler, ahırlar, depolar inşa ederek ovamızı da, topraklarımızı da öldürme görevini yerine getiriyoruz, çok şükür!..

Fidanlarımızın, gencecik insanlarımızın uğruna şehit düştüğü toprakları kullanma hakkı yalnızca bizim değil, bizden sonraki neslin de hakkı var. Verimli topraklar üstünde yaşamamıza rağmen, kapımızın önüne gelip bize soğan, hıyar, domates, badılcan, büber satan seyyar manavlarımız var!..

Bahçemizi çeşmenin suyu ile sularken hovardaca, Afrika Somali’de: “Hova ya macuktu?” (Su yok mu anne) diye soran çocuklar var. Yediğimiz yemeklerin fazlasını çöp bidonlarına dökerken yiyecek ekmeği, içecek suyu olmadığı için çocuklarından biri yaşasın diye diğer çocuklarını yolda Azrail’e teslim eden gözü yaşlı Somalili anneler var…

Günümüzde ise soykırıma uğrayan Filistin halkı, Gazzeliler var.

Gözü kör, kulağı sağır ve hatta sığır bir dünya da: “Hoya, ebo” (Anne, baba) feryatlarında bir parça ekmeğe, bir kaşık yemeğe, bir yudum suya, eski de olsa elbise, ayakkabıya, az da olsa sevgiye muhtaç, son sözleri: “Vanba Hana Hoy” (Açım Anne) diyen Somalili çocuklar. Ve bir de binlerce dolar harcayarak safari seferleri düzenleyerek zevk-ü sefasında duyarlı Avrupalılar!

Medeniyeti yaşamak böyle bir şey!

NOT: Yurt dışında yaşayan Haydanlı Barutçular Sülalesinden Tayfur Turan’ın 19 Mart 2024 tarihinde Hakk’a yürüdüğünü öğrendim. Allah rahmet etsin, mekânı cennet olsun. Ailesine ve sevenlerine sabırlar dilerim.