Sahur mutlaka tüketilmesi gereken bir öğündür ve sahura kalkılmadan oruç tutulmamalıdır. Sahurda uzun süre tok tutan ve kan şekerini dengeleyen protein kaynaklarına yer verilmelidir. Süt, ayran, kefir, yumurta, peynir sahur için iyi tercihler olacaktır. Sahurda aşırı yağlı ve tuzlu gıdalardan uzak durulmalıdır.
Sıvı tüketimi oldukça önemlidir. Gün içerisinde ihtiyacımız olan sıvı miktarı değişmezken zaman kısıtlıdır. Bu yüzden sulandırılabilen her şey sulandırılarak tüketilmelidir. Çay, kahve gibi kafeinli içeceklerin idrar söktürücü etkisinden dolayı sahurda tüketilmemesi gerekir. Sahurda tüketilecek 1 porsiyon karpuz gün içerisinde susuzluk hissinin azalmasında yardımcı olacaktır.
İftara geldiğimizdeyse akşama kadar boş bırakılan mideye aniden yüklenilmemelidir. Zeytin, peynir, domates gibi hafif kahvaltılıklar veya çorba ile iftar yemeğine başlanmalı, 10-15 dakikalık bir aradan sonra zeytinyağlı sebze yemekleri, az yağlı et yemekleri veya salatayla devam edilmesi uygundur. Beyaz ekmek, pirinçpilavı gibi glisemik indeksi yüksek olan gıdalar yerine; bulgur pilavı, tam tane tahıllı ekmekler posa içeriği yüksek, enerji veren ve kan şekerini dengeli bir şekilde yükselten yiyecekler olduklarından dolayı tercih edilmelidir.
Sebze ve meyve tüketimi her dönemde olduğu gibi bu dönemde de vitamin-mineral ihtiyacının karşılanması için oldukça önemlidir. Aynı zamanda sebze ve meyvelerin yüksek posa ve su içeriklerinden dolayı bu dönemde gelişebilecek kabızlığın önlenmesinde de yardımcı etkileri vardır.
Ramazan sofralarının vazgeçilmezi tatlılardır. Ancak şerbetli ağır tatlılar yerine hafif sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Yemekle birlikte tatlı tüketilmemeli, iftardan 1-1.5 saat sonra ara öğün yerine sütlaç, güllaç, muhallebi gibi hafif tatlılar tüketilmelidir.
Gün boyu açlıkla birlikte ramazan ayı boyunca metabolizma yavaşlar. Metabolizmayı hızlandırmak ve kilo alımının önüne geçmek adına fiziksel aktivite artırılmalıdır. Ancak aç karna veya oruçken yapılmamalıdır. İftardan sonra yapılacak 30-40 dakikalık hafif tempolu yürüyüşler hem sindirime yardımcı olacak hem de metabolizmanın hızlanmasını sağlayacaktır.
Özellikle kızartma, hamur işi, aşırı şekerli, yağlı, çok tuzlu veya baharatlı gıdalardan uzak durmak gece oluşabilecek hazımsızlık, şişlik, mide yanması, reflü, kilo alımı gibi problemlerden koruyacaktır.
Ramazan ayında öğün sayısının ve saatlerinin vücudun alışılmış düzeninin çok dışına çıkmasından dolayı vücutta yorgunluk, halsizlik, uyku hali, baş ağrısı, baş dönmesi, dalgınlık, unutkanlık, dikkatsizlik, sinirlilik, hazımsızlık, şişlik, kabızlık gibi durumlar meydana gelebilir.Bu problemlerin önüne geçmek veya minimuma indirebilmek adına yukarıda bahsedilen önerileri dikkate almak gerekir.
Sağlıklı bir Ramazan ayı geçirmenizi dilerim.
