Ayrıca, karşılıksız çek düzenleyen kişilere çek hesabı açılmasına belirli sürelerle yasak getirilebilmektedir.
Karşılıksız çek, ticari hayatta sıkça karşılaşılan ve alacaklıyı mağdur eden önemli bir sorundur. Türk Ticaret Kanunu ve Çek Kanunu kapsamında düzenlenen çekler,
ödeme aracı olarak kullanılmakta olup belirli bir tarihte nakde çevrilebilen senetlerdir. Ancak, çekin karşılıksız çıkması durumunda hem hukuki hem de cezai yaptırımlar gündeme gelmektedir.
Türk Ticaret Kanunu'nun 780. maddesine göre çek, belirli bir bedelin ödenmesini içeren kıymetli evrak niteliğindedir. Ancak, çekin karşılıksız çıkması halinde, alacaklı icra takibi yoluna başvurabilir. Bu durumda, alacaklı bankadan 'karşılıksızdır' işlemi yaptırarak çekin arkasına gerekli şerhi düşürebilir. Bu şerh, çekin hukuken geçerli bir belge olarak kullanılabilmesi için önemlidir.
Çek Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca, karşılıksız çek düzenleyen kişiler hakkında adli para cezası uygulanması mümkündür. Bu ceza, çek bedeli ile sınırlıdır ve ödenmemesi halinde hapis cezasına dönüşebilir. Ancak, 2020 yılında yapılan düzenleme ile birlikte, hapis cezasının yerine getirilebilmesi için borcun belirli bir oranda ödenmiş olması şartı getirilmiştir.
Öte yandan, karşılıksız çek keşide eden kişiler hakkında ticaret sicil kayıtları ve bankacılık işlemleri açısından da yaptırımlar uygulanmaktadır. Bankalar, çek hesabı açmadan önce ilgili kişinin çek düzenleme yasağı olup olmadığını kontrol etmek zorundadır. Ayrıca, karşılıksız çek düzenleyen kişilere çek hesabı açılmasına belirli sürelerle yasak getirilebilmektedir.
Sonuç olarak, karşılıksız çek düzenlemek hem ticari itibarı zedeler hem de hukuki ve cezai sorumluluk doğurur. Bu nedenle, çek düzenlerken ödemelerin dikkatlice planlanması ve bankalardaki mevduat durumunun kontrol edilmesi, olası mağduriyetlerin önüne geçmek adına büyük önem taşımaktadır.