Osmanlı döneminde dış borcun üretimde kullanılmaması nedeniyle nasıl çöktüğünü biliyoruz. Borcu, üretim ekonomisinde kullanmazsak ikinci aşamada emir almaya başlarsınız. Alınan borç, katma değer yaratacak ve cari açığı kapatacak şekilde kullanmalıdır.
Atatürk’ün ekonomi politikasında olduğu gibi, stratejik yatırımları devlet yapmalı, piyasa özel sektöre bırakılmalıdır. 1925-1938 döneminde demir yollarının atılımını görüyoruz. Ulus devlet, ekonomik bağımsızlığını kazanmış devlettir. Atatürk borçlanmamıştır. Osmanlının borçlarını ödemiştir. Halen, Atatürk döneminin ekonomik büyümesi yakalanamamıştır.
Zenginleşmeyi, gelir dağılımına eşit paylaştıramazsanız, büyümeden vatandaş fayda sağlamıyor demektir. Ülkemizde 20-34 arası yaş gurubundaki gençlerimizin yüzde 40’ı işsiz durumdadır. Bu durum, gençlerimizin gelecekle ilgili umutlarını köreltmektedir. Mutlu olmayan gençlikten ferden mutlu ve toplum olarak da sağlıklı olması beklenemez.
Fark yaratacak gençleri yetiştiremiyoruz. Okullarda verilen eğitimin kalitesi düşmüş durumdadır. Eğitimi veren kurum ve kişilerde sorun var demektir. Eleştirel eğitim veremiyorsak ekonomide ilk 10’a giremeyiz. 2010’lu yıllarda enerji ve finans sektörü varken, son yıllarda yazılım sektörü öne geçmişse, gençlerimizi yazılım sektörüne yönlendirmeliyiz.
Girişimci gençlerimiz başka ülkelerde arayış içerisinde olmamalıdır. Ticaret, sanayi odaları, özel sektör, bürokrasi, girişimcilere sahip çıkmalıdır. Cumhuriyetin özüne dönmek durumundayız. Herkese özgürlük ve fırsat eşitliği tanıyan, temel felsefeye dönülmelidir. Gençlerde umudu, coşkuyu, tutkuyu ve heyecanı yaratarak etnik, dinsel ve politik ayrım yapmadan ekonomik yönden Bağımsız Türkiye’nin temellerini atmalıyız.
Siyaset; temsil ettiği toplumun sorunlarına çözüm önerileri ile toplumun sesi olma adına yola çıkanların, mücadele alanıdır. Kendilerini temsil etmek adına yola çıkanları denetleyen de, yola çıkanlara oy veren seçmenlerdir. Seçmenler iyi bir gözlemcidir. Seçmenler, sandıkta tekrar son söz hakkını kullanırken sorumlulukları yerine getirmeyen iktidarı dikkate alacaktır. Kendi çıkarlarını düşünenleri, toplumu unutanları affetmeyecektir.
