Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çivril İlçe kongresinde partililere hitap eden Belediye Başkanı Semih Dere 31 Mart yerel seçimlerinde ekip arkadaşları ile yaşadıkları zorluklardan bahsederek “o gün kaybetmemizi isteyen ve bekleyenler vardı” dedi. Konuşmasına heyecanlı olduğunu söyleyerek başlayan Başkan Dere “Şu anda coşkuyla, heyecanla, umutla Cumhuriyet Halk Partisi çatısı altında omuz omuza verdiğimiz sizlerle, Partimizin demokrasi şölenindeyiz. Hepiniz hoş geldiniz. Konuşmama başlarken; 2017 yılında partimizin ilçe yönetimine girerken duyduğum umut ve sorumluluğu, 2019 yılında meclis üyesi seçilerek ve grup başkan vekilliği görevini üstlenerek, daha da derinleştirdiğimi belirtmek istiyorum” dedi.
“Farklı Partilerden Gelen Teklifleri Geri Çevirdim”
Konuşmasında Başkan adaylığı sürecinde yaşananlardan bahseden Başkan Dere “Partimiz için üstlendiğim bu görevleri layıkıyla yürüttüm. Daha sonra partililerimizin samimi isteği ve desteğiyle belediye başkan aday adayı oldum. Yapılan anketlerin sonucunda, maalesef 2,8 puan farkla ikinci çıktım ve parti meclisimiz başka bir arkadaşımızı aday olarak göstermeyi kararlaştırdı. Bu kararın ardından küsmedim, kırılmadım; partime ve sizlere olan bağlılığım gereği sosyal medya üzerinden açıkça desteğimi ilan ettim. Üç farklı partiden gelen adaylık teklifini geri çevirdim!!! Çünkü ben Cumhuriyet Halk Partisinden ayrılmam; partime karşı mücadele etmem. Bu, ilkemden, bu siyasi duruşumdan hiçbir zaman vazgeçmedim, vazgeçemem!”
“Partimin Bayrağını Belediyeye Dikmek İçin Sizlerle birlikte Çaba Harcadım”
Daha sonra parti yönetimimiz çok kritik bir karar aldı: Mevcut adayın sağlık sorunları nedeniyle devam etmemesi kararıydı bu... Bunun ardından birkaç kişiyle adaylık görüşmeleri yapıldı. Zaman çok azdı; birçokları için seçimi kazanma ihtimali neredeyse ortadan kalkmıştı. Elbette üzgündüm. Ya Çivril Belediyesi'nde partimizin bayrağı dalgalanmazsa, ya alamazsak, ya kazanamazsak diye düşünmedim değil. Çünkü ortada sağlık sorunları nedeniyle görevden alınan bir aday vardı ve adı açıklanmayan bir durum söz konusuydu.
Sevgili eşim, aday adaylığı sürecinde aday olmamı istememişti; ama sonra, bu karışıklıklar yaşanırken bana, "Atatürk 16 Mayıs'ta, Bandırma'ya binmeden tereddüt etseydi ne halde olurduk?" diyerek cesaret verdi. "Partinin sana ihtiyacı var, Çivril'in sana ihtiyacı var" dedi. Bu sözleri, hayatım boyunca unutmayacağım! İl Başkanım Ali Osman Horzum'un adaylık için aradığı o anı, o günü de hiç unutamam! Kendimi çok heyecanlı hissetmiştim. Büyük bir karardı, İl Başkanım var mısın diye sorduğunda: "Ben varım" dedim ve yola çıktık” dedi.
“Başarının Temelinde Sizin Emeğiniz Ve Çabanız Var”
Aday olarak açıklanmasının ardından seçimin normal zorluğunun yanında birçok sorun ile mücadele etmek zorunda kaldıklarını belirten Başkan Semih Dere “Bu yolda; Bir an olsun şüphe etmeyen İlçe Başkanım Bedri Ataş ve yönetimine, saat geç oldu demeden, işim var demeden, acıktık demeden, susadık demeden, partimizin kazanması için durmaksızın çalışan tüm partili arkadaşlarıma, gönülden teşekkür ediyorum. Sizlerin her bir emeği, her bir çabası bu başarının temelidir” dedi.
“CHP’nin Kaybetmesini isteyen Kurufasulyeciler Var”
“ Elbette karşılaştığımız zorlukları da unutmayacağım. Çivril'de Cumhuriyet Halk Partisi'nin kaybetmesini isteyenler de vardı. Yıllarca beraber yol yürüdüğümüz, ama menfaatleri söz konusu olunca AKP'li Büyükşehir Belediye Başkanıyla kol kola girip fotoğraf çektirenler oldu. Köşesine çekilip, kaybetmemizi beklemeyi seçenler oldu. Köy köy dolaşıp İftira atanlar, bize küfretmesi için adam tutanlar, hata yapmamız için eşlerimize saldıranlar oldu. Gece motosikletlerle bizi kovalayanlar, araçlarımızın aynalarını kıranlar oldu. Bir de "kurufasülyeciler" vardı. Tüm bunlar yaşanırken çalışma arkadaşlarım dediler ki: Cevap verelim
Ben dedim ki: "Hayır. Susalım."
Dediler ki: "Bize atılan iftiraları anlatalım." dedim ki: "Hayır; hayallerimizi, yapacaklarımızı anlatacağız. Projelerimizi, Çivril'in yarınlarını anlatacağız." Her türlü iftiraya, karalama çabasına rağmen dik durduk ve gülümsedik. Ve sonuç: On yıllık hasretten sonra, 31 Mart'ta iftiralara, karalamalara, küçümsemelere karşı inananlarla, umudunu yitirmeyenlerle, Cumhuriyet Halk Partisine sahip çıkanlarla birlikte Çivril Belediyesi'ni kazandık! Bu zafer, bir tek kişiyle değil; inançla, umutla, emekle kazanıldı.
Arkadaşlar! Biz Çivril'de on yıllık hasreti bitirdik. Yerelde iktidarı aldık, belediyemizi halkın belediyesi yaptık. Ama bu sadece başlangıç olmalıdır! Bizim hedefimiz sadece Çivril'i değil, Türkiye'yi de iktidara taşımaktır. Cumhuriyet Halk Partisi'ni yerelde iktidar yaptık, şimdi genelde iktidar yapmak için buradayız, bir aradayız! Biliyorum, bu salondaki herkes aynı heyecanı, aynı inancı taşıyor. Çünkü biz umudunu yitirmeyenlerin, iftiralara rağmen dimdik ayakta kalanların partisiyiz. Çünkü biz Mustafa Kemal Atatürk'ün partisiyiz! Şimdi önümüzde tarihi bir yolculuk var. Cumhurbaşkanı adayımız Ekrem İmamoğlu'yla birlikte Türkiye'nin dört bir yanında ayağa kalkacağız. Çivril'den, Denizli'den, Ege'den yükselen bu ses Ankara'yı da, İstanbul'u da, bütün Türkiye'yi de saracak! Hiç kimse şüphe etmesin: Bu ülkeye yeniden adaleti de, demokrasiyi de, özgürlüğü de biz getireceğiz! Cumhuriyet Halk Partisi iktidar olacak, Türkiye yeniden, Cumhuriyetin aydınlık yarınlarına kavuşacak! Daha önce pek konuşmadım; ama 31 Mart gecesi parti binasından aşağıya, coşkuyla bekleyen partililerimizin yanına indiğimizde, bize haince saldırıp canımıza kastedenlere söyleyecek bir çift sözüm var: Kimse unutmasın "Bir Semih ölse, bin Semih bekler bu kaleyi." Kalemizi, Cumhuriyet Halk Partimizi, Çivril'i savunmadan, Genel Seçimi de kazanmış sayılmayız; bundan sonra da mücadelemizi sürdüreceğiz. Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel'in, olağanüstü kurultay konuşmasının son kısmındaki o yürekten çağrıyı buradan tekrarlamak istiyorum: Çivril'de bu partiyi siz ayağa kaldırdınız; iktidara siz taşıyacaksınız. Size güveniyorum, size inanıyorum. Partimize sahip çıkın; çünkü Cumhuriyet Halk Partisine sahip çıkmak, Cumhuriyete sahip çıkmaktır. Geleceğimize sahip çıkanlara selam olsun!
Yaşasın Cumhuriyet Halk Partisi! Yaşasın Cumhuriyet!” diyerek konuşmasını tamamladı.
