Türkiye’de balkonlarını camla kapatan ev sahipleri, Yargıtay’ın yeni kararıyla karşı karşıya. Bu karara göre, apartmanlarda yapılacak tüm balkon kapatma işlemleri için kat maliklerinin beşte dördünün yazılı onayı gerekiyor. İzin alınmadan yapılan cam balkonlar kaçak yapı olarak kabul edilecek ve yasal cezalar uygulanacak. Bu karar, ev sahiplerinin dikkat etmesi gereken önemli bir hukuki düzenleme oldu.
Türkiye’de birçok es sahibi evini genişletmek, balkonunu dış koşullardan korumak, alandan tasarruf etmek amacı ve başka sebeplerle cam balkon yaptırma işine girişiyor.
Komşular arasında soruna neden olan bu konu ile ilgili Yargıtay emsal kararını verdi. Evinde bu işlemi gerçekleştirenler ‘Eyvah’ diyecek.
KAÇAK YAPI OLARAK DEĞERLENDİRİLECEK
Balkonlar, binaların dış cephelerine taşan yapı unsurları olarak geçiyor. Diğer iç mekanlardan farklı olarak görülen ve genellikle binanın ortak alanları olarak kabul edilen, balkonlarda yapılan tadilat için belli izinler alması gerekiyor.
Dairede yapılacak değişiklikler için apartmandaki kat maliklerinin beşte dördünün yazılı iznini almak gerekirken bu izin alınmadan yapılan tadilatlar, yani kaçak yapı olarak değerlendiriliyor.
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/6244 Esas ve 2016/2299 numaralı karar ile birçok vatandaşının tercih ettiği cam balkonlar ile ilgili emsal kararını açıkladı.
YARGITAY BU KARARI DUYURDU
Yargıtay’dan cam balkona ilişkin verilen kararda şu ifadelere kullanıldı;
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalıya ait 42 numaralı bağımsız bölümde projeye aykırı olarak kapatılan açık balkonun eski hale getirilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
634 sayılı Kat Mülkiyeti Yasası'nın 19.maddesinin birinci fıkrasında kat maliklerinin ana taşınmazın mimari durumunu titizlikle korumaya mecbur olduklarının altı çizildi. İkinci fıkrada ise kat maliklerinden birinin bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadıkça ana taşınmazın ortak yerlerinde inşaat, onarım, tesis ve değişiklik yapılamayacağı belirtildi.
RIZASI OLMADAN YAPILAMAYACAK
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, özellikle bilirkişi raporu içeriğinden; davalıya ait bağımsız bölümün mutfağa bağlantılı balkonunun mutfakla balkon arasındaki kapı, pencere ve duvarının kaldırılarak mutfakla birleştirildiği, balkonun PVC malzemeyle kapatıldığı anlaşılmaktadır.
Bilirkişinin yerinde saptadığı sistem, Yargıtay uygulamalarında da kabul edildiği gibi sabit eser niteliğinde olup bütün kat maliklerinin beşte dördünün yazılı rızası olmadan yapılamaz. Balkonu kapatma malzemesinin saydam (cam) ya da ışık geçirmeyen nitelikte olması ya da tek parçadan ya da birkaç parçadan oluşması, bina statiğini etkilememesi, çevreye zarar vermemesi sonucu değiştirmez.
Saptanan bu durum karşısında balkonun projeye aykırı olarak kapatılması nedeni ile eski hale getirilmesine karar verilmesi gerekirken, balkonun daire içine alınmak sureti ile kullanılmasının ruhsata tabi olmadığı, anataşınmazdaki kat maliklerinin %90'ının aynı yöntemle değişiklik yaptığı, değişikliğin diğer maliklere zarar vermediği ve ana yapının statiğini tehlikeye maruz bırakacak nitelikte olmadığı gerekçeleri ile talebin reddine karar verildi.