Geçen hafta Çivril de Çivrilin iki güzide takımı, Yeşil Çivril Belediyespor ve Kıralan Demirspor maçı oynandı. Yeşil Çivril Belediyespor maçı 3-2 kazandı. Maç bitti ama iki taraf arasın da atışmalar bitmedi. Her hafta en az 3-4 maç izlerim. Taraftarı olduğum takım maç kazanınca elbette sevinir, kaybedince üzülürüm ama maç bittikten en fazla 30 dakika sonra maçı kafamdan silerim.

Sosyal medyadan takip ettiğim kadar iki takım taraftarları arasın da atışmalar var gençleri bir noktaya kadar anlarım, Delikanlıdır,kanı kaynıyor yerinde duramıyor derim de Yaşını başını almış oturaklı dediğimiz kişilerin fanatikliğini anlayamıyorum. Hatta Hacı abe denilen Müslümanlığı kimseye bırakmayan etrafı eleştiren bazıları konu futbol olunca ne hacılığı, ne hocalığı kalıyor. Büyük diye saygı duyulan kişiler fanatikleşince tanınmaz oluyorlar. İki takım taraftarları yarın Çivril de veya Kıralan da karşılaşacaksınız, Alışveriş edeceksiniz, sohbet edeceksiniz kırıcı olursanız nasıl yüz yüze bakacaksınız.

Maçta hakem hatası vardır vs. olabilir, Liglerimiz de görüyoruz bir gün önce penaltı verilen pozisyona ertesi gün bir başka maçta faul bile verilmiyor. Var uygulaması bile yeterli gelmiyor. Kazanan takımlar hariç, her hafta kaybeden takımlar hakemlerden TFF den yakınıyor ertesi hafta kaybeden kazanıyor bu sefer geçen hafta kazanan takım hakemden yakınıyor. bu kısır döngü lig bitene kadar devam ediyor.

Fanatiklik; (Tdk ) bir öğretiye, bir dine, bir kimseye, bir şeye çok aşırı ölçüde, coşku ve tutkuyla bağlı olan, bağnaz (kimse). Her şeyin fanatikliği her zaman zararlıdır. Siyasette; Genel başkanının her sözünü tabu kabul edip ,yanlışını göremez körü körüne savunur. Spor da; Kulüp başkanından sporcusuna kadar yanlışları görmez hep kazanmak ister vs vs. bu konu uzar gider.

Metin Oktay 1968-1969 sezonundaki jübile maçında Fenerbahçe ile karşılaşmak ister. Fenerbahçe yöneticisi Eşref Aydın’ın bu isteğe cevabı şu şekildedir: “Tek bir şartım var. Fenerbahçe kulübü ve taraftarı her zaman sana hayrandı. 10 dakikalığına da olsa Fenerbahçe formasını giyer misin?” Metin Oktay, Fenerbahçeli yöneticinin bu isteğine “Şeref duyarım” cevabını verir. Jübile maçında Metin Oktay ile Can Bartu formalarını değiştirir. 10 dakikalığına Metin Oktay Fenerbahçe, Can Bartu ise Galatasaray forması ile mücadele eder.

Şimdi bu yaşadığımız fanatiklik ortamın da bu olayın benzeri veya benzerleri yaşanabilir mi ?

Geçen hafta Belediye Meclis toplantısı vardı. Meclis toplantıları bir güç gösterisi halinde geçiyor. Belediye biz yaptık, siz zaten hiçbir şey beğenmezsiniz, Muhalefet şu neden yapıldı. İki tarafında haklı olduğu yerler var ama konu siyasete getirilince Çivril yararına olacak bir konu bir anda demagojiye dönüşüyor. Muhalefet bazen güzel konulara değiniyor , konuşmacı konuya hakimse konuşma güzel bitiyor değilse bir anda kendisini karşılıklı diyaloğ da buluyor. Toplantılar biraz kısa tutulsa, Bazen başkan oturumu kapatıyorum sözü bitmeden bazı meclis üyeleri kendini kapının orada buluyor. Çivril’e hizmet etmek isteyen meclis üyelerini toplantıyı uzun tutarak sıkmayın derim.

Sitelerin oraya durağın yanına bir durak daha yapılmış, Belediye kim yaptı araştırıyor. O hayırsever bir de minibüs bıraksa da o hatta çalışsa en az 1000 kişinin hayır duasını alır.

Akpınar mahallesinde fiber optik kablolar çalınmış.8 aralık gecesinden itibaren internet yok. 4-5 yıl öncesinde de çalınmış ve 15 gün internet yoktu Bu sefer kaç gün olmayacak bekleyelim görelim. Çocuklar ders yapamıyor. Hırsızlara ve çalınan kabloları alan esnaflar kimse onlara da en içten dileklerimi iletiyor,Yaşattığınızı yaşayın demekten başka bir şey yapamıyorum.

Esen kalın.