Birinci gün, Randy Gardner sabah altıda tamamen zinde kalktı; başlamaya hazırdı. İkinci gün hareketleri yavaşladı, bulanık zihniyle odaklanma problemi yaşamaya başladı. Eline birkaç nesne verildiğinde onların ne olduğunu yalnızca dokunarak anlayamıyordu.

Üçüncü gün kendi karakterine aykırı şekilde huysuz olmuştu, arkadaşlarına habire söyleniyordu. Sıradan tekerlemeleri bile söylemeyi beceremiyordu. Dördüncü gün uyku onu ele geçirmeye başladı. Aniden ve hiçbir açıklaması olmayan sanrılar görmeye başladı.

17 yaşındaki San Diego Lisesi öğrencisi olan Gardner, kendini zorlayarak uykusuz kalabilme deneyi için kobay olmuştu. 28 Aralık 1963’ten 8 Ocak 1964’e kadar 264 saat boyunca -tam 11 gün- uykusuz kalırsa bedenine ve zihnine ne olacağını öğrenmeye çalışıyordu.

Ona, iki sınıf arkadaşı, yardımcı oluyordu. Onu uyanık tutuyor ve ona bir dizi test uygulayarak durumunu izliyorlardı. Bu sonuçlarla, Büyük San Diego Lisesi Bilim Şenliği’ne katılmayı planlıyorlardı.

Ama Stanford Üniversitesi araştırmacısı

William C. Dement

‘in gelmesi, bu eziyeti, bir bilim şenliği gösterisinden dünyanın en çok referans gösterilen uykusuz kalma deneylerinden birine dönüştürdü. Şimdi profesör olan Dement, 1964’te uyku konusundaki araştırmalara yeni başlamıştı.

Randy’nin gün geçtikçe neler yaşayabileceğini ya da kendisinde kalıcı bir beyin hasarı olup olmayacağını kimse bilmiyordu. Bu alanda yapılan ilk çalışmalardan biri çok talihsiz biçimde sonuçlanmıştı.

Uykusuzluk Deneyleri

1894’te Rus hekim Marie de Manaceine

neredeyse beş gün boyunca dört köpek yavrusunu uykusuz bırakmış, ama köpekler ölmüşlerdi. 1896’da J. Allen Gilbert ve George Patrick adlı iki doktor, lowa Üniversitesi laboratuvarlarında bir doçenti ve iki öğretim görevlisini doksan saat boyunca uykusuz bırakmışlardı. İkinci geceden sonra doçent halüsinasyonlar görmeye başlamıştı.

New York’tan Peter Tripp, Times Square’deki bir cam kabinden 201 saat boyunca yayın yaptı. Honolulu’dan

Tom Rounds ise uyumadan 260 saat geçirerek süreyi daha da artırdı.Tüm uykusuz kalma denemelerinde ve paranoya dönemlerine rastlanıyordu ancak birkaç gece, düzgün olarak uykularını aldıktan sonra kişiler tamamen düzelmiş görünüyorlardı

Randy Gardner, Tom Rounds’un bu rekorunu kırmak istediği için 264 saati yani 11 günü hedeflemişti. En zor geçen kısım gecelerdi. Birkaç saniyeliğine otursa uykusu geliyordu. Bu yüzden arkadaşları onu uyanık tutmak için ellerinden geleni yapıyorlardı.

Ona bir tek ilaç vermemişlerdi. Kafein dahi vermediler. Günler geçtikçe Gardner’ın dili sürçmeye ve gözlerini odaklayamamaya başladı, sık sık başı dönüyor, bir dakika önce ne söylediğini hatırlamakta zorlanıyordu. Ve halüsinasyonlarla başı beladaydı.

Bu deney 8 Ocak 1964’te sona erdiğinde 17 yaşındaki Randy Gardner 11 gün 25 dakika uyanık kalmayı başarmıştı. Dört saat sonra kısa bir nörolojik muayenenin ardından derin bir uykuya daldı. On dört saat kırkı dakika sonra tamamen zinde ve dinlenmiş halde uyandı.

Randy’nin hastanedeki gözlem sonuçları incelendiğinde, beyninin bazı bölgelerinin uyku halinde iken bazı bölgelerinin uyanık olduğu ortaya çıktı.

Daha sonraki yıllarda Randy Gardner’ın rekorunu kırmak isteyenlerin girişimleri oldu, ama insan sağlığını tehlikeye sokabilir kaygısıyla Guinness Rekorlar Kitabı bu konuda sertifika vermeye son verdi. Bugüne dek kimse bir insanın en fazla ne kadar uzun süre uykusuz kalabileceğini öğrenemedi.

Randy Gardner şu an 72 yaşında. Yaşadığı deneyimden kalma uzun süreli bir rahatsızlık yaşamadı. Uykusuz kalmak ona kısa süreli bir şöhret kazandırdıysa da, o bir gece kuşu değil ve söylediğine göre gençliğindeki bu uykusuz kalma gösterisinden sonra çok iyi olan uyku düzenini korudu.Uyuma dürtüsünün neden bu kadar güçlü olduğu bilinmiyor. Uzmanlar uykunun tam olarak nasıl bir fonksiyonu olduğunun hala açıklanmaya ihtiyacı olduğunu, fakat genel olarak vücudumuzdaki sistemleri yeniden ayarladığını belirtiyor.

Kaynak: Matematiksel