İYİ Parti Çivril İlçe Başkanı Veteriner Hekim Gökhan Özen mahalle gezilerine devam ediyor.
İlçe Başkanlığı görevine geldiği günden itibaren vatandaşlarla buluşup sorunlarını dinleyen İYİ Parti Çivril İlçe Başkanı Gökhan Özen çiftçilerin kanayan yarası su sorununa parmak bastı.
Veteriner Hekim olması nedeniyle sürekli köylerde vatandaşlarla temasta olan Başkan Özen çiftçilerin bir yıllık hasat sezonunu başından sonu kadar takip edebildiklerini kaydederek, “biz hep yaşanan su sorunlarını çiftçilerimizin ağzından dinlemiştik. Bu sorunu bir de sulama birliklerinden dinlemek istedik ve ortaya farklı durumlar çıktı.” Dedi.
ÜCRET ALINIYOR SU VERİLMİYOR
Çivril Sulama Birliğinin DSİ’ye bağlanan bir kuruluş haline geldiğini ifade eden Özen, “Çivril sulama birliği önceki yıllarda tek başına işleyen bir kuruluş iken şimdi Dsi’ye bağlanmış (maliyesi açısından kendi içinde serbest) bir kuruluş haline geldi. Yönetimini Dsi’ye bağlı devlet memurları oluştururken çalışanlar yarı kamu çalışanı şeklinde iş görüyor. Birde sahada civarcı denilen geçici çalışanlar var en fazla 4 aya kadar çalışabilen işçiler.
İlk olarak GÜMÜŞSU, Emirhisar, Çivril birleşti ve Çivril Sulama Birliği oluştu. Ardından Igıllı, Çıtak, Kıralan Baklan, Çal birleşti ve Toprak Sulama Birliği oluştu.
Çivril Sulama Birliğinde üreticiden ücretler peşin tahsil ediliyor ve 3 sulama için ücret alınmasına rağmen 2 kere sulama izni veriliyor. Fazladan alınan 1 sulama ücreti ise üreticiye iade edilmiyor.
Toprak Sulama Birliğinde ise dekar-saat hesabına göre sulama yapılıyor.” Dedi.
SUÇLU ÜRETİCİ Mİ?
Sulamada yaşanan sorunların üreticinin sorunları mı yoksa üreticiyi doğru yönlendiremeyenlerin suçu mu olduğunu sorgulayan Başkan Gökhan Özen, “Çivril sulama sahasında sistem o kadar eski ve düzensiz ki yer seviyesinde kanallar, zayiata sebep olan eskimiş, sızıntı yapan kanallar, yetersiz şebeke sistemi daha birçok sorun sayılabilir. Üretici bir dönüm alanı sulayabilmek için sifonunu kanala attığında saatlerce beklemek zorunda kalıyor, damlama sistemi kurmuş olduğu tarlasına aynı alan için 3 gün su akıtabiliyor sonuç olarak da ortaya düzensiz bir sulamayla verim kaybı yaşanıyor. Yan tarla komşusu geliyor su sırası bendeydi benim tarlam seninkinden daha önceydi deyip sulama yapanla kavga ediyor. Zaten sezonluk çalışan ve kimseyle kötü olmak istemeyen civarcıyla tartışıyor bunun sonucunda uykusuz bol stresli geceler geçiren üretici 3 ton mısır beklediği tarlasından 1 ton mısır alıp her yere borçlanıp çaresizce sessizce savaşı kaybediyor.
Baklan sulama sistemi daha yeni daha düzenli olduğu için bu tür sorunlar yaşanmıyor düzenli sulamayla maksimum verim alabiliyor. Bizim üreticimiz 2 sulamada kalırken oradaki üretici 4. ya da 5. suyunu tarlasına verebiliyor.
Baklan sulama alanı Çivril’inkinden daha büyük bir alan. Sulama için beyanda bulunmanız gerek, ben mısır, ayçiçeği ya da pancar ekiyorum diye. Göldeki su paylaşımları buna göre yapılıyor. Bu sezon örneğin üreticiler tarlasına afyon ekti hava şartlarından dolayı afyonlar olmayınca aç kalmak istemeyen üretici tarlasına ayçekirdeği ya da mısır ekimi yaptı. Bu beyan dışı bir duruma sebep oldu ve su yetmediyse bu üreticinin suçumudur ya da doğru hesaplama yapmamış, üreticiye diretilen bir sistemin içinde, üreticiyi düzgün yönlendirmeyenlerin suçu mudur?”ifadelerini kullandı.
PARALAR DERHAL ÜRETİCİYE İADE EDİLMELİ
Çiftçilerden peşin alınmasına rağmen su verilmeyen paraların geri iade edilmesi gerektiğini kaydeden Özen, “Çiftçimizden alınan ve iade edilmesi gereken fazla su paraları Dsi’nin uyguladığı yanlış politika sebebiyle üreticiye iade edilmiyor. Birliğin borçlarını üreticiye yıkıyor.
Bu paraların derhal üreticiye iade edilmesi gerekiyor.
Birlikten alamadığı su için sıkıntı çeken üretici binlerce lira harcayıp tarlasına kuyu vurduruyor. Buradan da kullandığı suya fahiş fiyatlar ödeyip, zaten verim ve zaman yüzünden kayba uğramış, borca saplanmış üretici bir diğer savaşı da kaybediyor.”dedi.
İKTİDARA GELDİĞİMİZDE SU SORUNU DİYE BİR SORUN KALMAYACAK
Yaşanan su sorunlarına çözüm önerilerinde bulunan İlçe Başkanı Gökhan Özen, “Peki çözüm ne olmalı diye sorarsanız çok basit; üreticiyi dinlemek. Çözüm zaten o savaşçı üreticilerimizde. Üreticilerimiz diyor ki;
1)zaten kaynakları azaltılmış gölümüzden başka sulama alanları için yeni yerler açılmasın (Sandıklı, Dinar, Dazkırı) yani Afyon bölgesi.
2) Dsi bütün sulama sistemini değiştirsin israfa sebep olan sulama sisteminden çıkıp derhal bütün bölge damlama sulama sistemine geçirilsin.
3) Devletin derhal tarım politikalarını değiştirip, devlet kurumları ve özel kuruluşların (ilçe tarım müdürlüğü, ziraat odası, sulama birliği) kendilerini yönlendirmelerini arazilerine hangi ürünü ekip onu sorunsuz yetiştirmeleri gerektiğini bilmek istiyorlar.
Zaten kötü olan ekonomik koşullar ve bu yanlış uygulanan politikalar yüzünden mağdur olan üreticimizin yanında olduğumuzu ve onları her zaman dinleyip çözüm üretme çabamızın hiç bitmeyeceğini belirtmek isteriz.
İktidara geldiğimiz günden sonra Çivril bölgesinde tek bir açık alan sulaması kalmayacaktır. Tamamen kapalı sulama sistemine geçiş yapılacaktır. Artık Çivrilli üreticinin su problemi diye bir sorunu olmayacak.” İfadelerini kullandı.
