Adamın birisi Nasrettin Hocaya, Hocam, 3 çocuk, hanım ve ben tek odalı evde çok sıkıntıdayız, bize bir çare” der. Hoca biraz düşünür ve “Bu gece keçiyi odaya alın” diye yanıt verir. Sabah, garibim hocaya gelir ve “Hocam sıkıntı arttı” şikayetin de bulunur. Hoca, “Bu gece eşeği de odaya alın” tavsiyesini yapar. Sabah garibim öfkeyle hocaya “Hocam, odada sıkıştık, çok zordayız” der. Hoca, “Hele bir de ineği odaya alın” der. Ertesi sabah garibim burnundan soluyarak hocanın karşısına dikilir ve “Hoca, yeter, senden akıl istedik, tamamen sıkıntıya girdik, sana akıl soranın.” dediği anda hoca cevabı yapıştırır: Bu gece keçiyi dışarı çıkarın.
Sabah garibim hocaya gelir, “Hocam, Allah senden razı olsun, bu gece biraz rahatladık” açıklamasını yapar. Hoca, “Bu gece de eşeği dışarı çıkar” der. Garibim sabah hocaya “Daha da rahatladım” diye anlatır. Hoca, “Bu gece de ineği dışarı çıkar” diye son tavsiyesinde bulunur. Sabah hocanın karşısına dikilen garibim “Hocam, Allah sizden razı olsun. Allah seni başımızdan eksik etmesin. Bizleri rahat bir yaşama kavuşturdunuz” diyerek elini öper ve hep hocaya dualar eder.
En düşük emekli aylığı 3.500 lira olacakmış. Keşke 7.000 TL olsa. Buradaki tek sıkıntı 30 yıl Prim yatıran 3.600 TL alıyor. Eskiden az prim yatıranla 25-30 yıl yatıran arasında en az 2 kat maaş farkı vardı Ofise haşgeş kapçığı, Tekele üzüm vs. verip 10 -15 bin TL yatırıp Tarım bağkuru vs. emekli olanla 30 yıl prim yatıranın arasın da fark kalmadı
Seyyanen herkese 1.000-1.500 TL zam ve enflasyon farkı verilmezse 30 yıl prim yatıranlarla arada fazla bir farkkalmayacak. EYT li olup 30 yıl prim yatırıp Emeklilik yaşının dolmasını bekleyen emekli maaşı alamayanların durumu da ayrı bir garabet.
Asgari ücretin 5.500TL olduğu bir zaman da en düşük emekli maaşı 3,500 TL olması da ayrı bir konu. Düşünün Asgari ücret 2,800 lirayken yaptığımız market alışverişinde aldıklarımızın 5.500 liraya ne kadarını alabiliyoruz. Rakamlar büyüyor, alım gücü düşüyor. Rakamların büyümesi sorunları çözmüyor? Enflasyon farkının maaşlara yansıtılmasının zam değil enflasyon farkı olduğunu enflasyon + yapılan artışın maaşlara zam olduğunu anlamalıyız. Maaşlar 10.000 lira olsa da Fiyat istikrarı sağlanmadıktan sonra bu durumun düzeleceği yok.
6 ay önceki bir yazım da tavuk yemini sessizce yer yumurtlarken cümle alem duyar misali Çiftçinin gübre mazot vs giderleri sübvanse edilmezse gübrenin yumurtlaması acı olacak demiştim. Ekmek 4 TL oldu Ekim, Kasım ayların da 6-7 lirayı bulur diye tahmin ediyorum.
Önemli olan Beslenmek mi? Doymak mı? İnsan kuru ekmekle de doyar. Beslenme dedik mi etinden sütüne sebzesine her şey gereklidir. Bir insanın 3 öğün karnını doyurması, yılda bir defa tatil yapması, evinde yazın terlemeyip kışın üşümemesi, arada oturup arkadaşlarıyla bir çay, kahve içebilmesi, yemek yemesi üstüne başına bir şey alabilmesi lüks değil insanca yaşama hakkıdır. Arada bir Hocanın tavsiyesi gibi keçiyi, eşeği, ineği odaya alıp sonra çıkarıyoruz ve rahatlıyoruz. Halimize şükredelim de Tasarruf ile sefaleti de karıştırmayalım!
Esen Kalın…