Geçen hafta sanatçılarla ilgili bir yazı kaleme almıştım. Bu hafta da bir yıldız şarkıcı ve şarkı yazarı hakkında yazı yazmak istedim.
1972 doğumlu Türk şarkıcı ve şarkı yazarı Tarkan Tevetoğlu, 1990’lı yıllarından başından itibaren Türk pop müziğinde yakaladığı başarılarla Türkiye’de ve dünya çapında tanınırlık elde eden nadir insanlarımızdan.
Yurt dışında da ödüllere layık görülmüş ilk şarkıcı olması nedeniyle kendisine megastar ünvanı layık görülürken, mütevaziliğini de o günden bugüne aldığı ödüller derecesinde koruyabilmiş olması da kendisini sevip taktir etmemizde en büyük etkenlerden.
Almanya’da dünyaya gelirken Rizeli bir aileden olduğunu unutmamış olması, ülkemizin en zor günlerinde veya en mutlu zamanlarında yazacak bir şeylerinin olması da ona karşı olumlu bakış açımızı perçinliyor.
Zira Tarkan denince aklıma öncelikle2002 Dünya Kupası geliyor.
2002 yılında Türk milli futbol takımımızın dünya üçüncüsü olması sürecinde, koca bir ülkeyi “Bir oluruz yolunda” şarkısıyla hep bir ağızdan coşturmuş olması aklıma geliyor.
Öyle ki umutla birbirine sarılmış insanların yüzleri başta olmak üzere her yer kırmızı beyaz boyanmış ve bayraklarla süslenmişti.
9 Eylül 1922 İzmir’in Yunan işgalinden ve ülkemizin düşman işgalinden kurtuluşunun 100. Yıl dönümü kapsamında düzenlenen etkinliklerde de, İzmirlileri ve İzmir’e akın akın kutlamaya gelen insanları, ücret almadan eğlendiren Tarkan şüphe yok ki ülkemizin yetiştirdiği örnek insanlardandır.
İnsanlar, 100 yıl önce de sevinçli bir bayram havasında İzmir’in kurtuluşunu kutlamışlardı gece gündüz. Ve bu kutlamaya yaraşır bir konser gecesi izledik 100. Yılda da…
Bayram gibi bir kutlama vardı. Çünkü dile kolay… 19 Mayıs 1919’da Gazi Mustafa Kemâl Atatürk’ün Samsun’a ayak basmasından 26 Ağustos 1922’de başlattığı Büyük Taarruz harekâtına dek, ülkemizde nice canlar feda edilmişti özgürlük uğruna.
Türk ordusunun 30 Ağustos’ta Batı Anadolu’da büyük bir zafer elde ederek, nihayet Yunan işgali altındaki İzmir’e de 9 Eylül’de girmesiyle birlikte, cenaze namazı kılınsın diye beklenilen bir milletin küllerinden doğarak en zorlu şartlarda bile neler başarabileceğini tüm dünya görmüştü.
Bu zafer anı; İzmir Marşı’nın güzelliğiyle nesilden nesile aktarılırken; ülkemizin birlik ve beraberliğini ortaya koyacak yeni eserlerin yazılması ve hep bir ağızdan marş gibi söylenmesi çok değerli bir şeydir.
Bu nedenle Tarkan’ın dünyanın en büyük 5.ücretsiz konserini verdiği 9 Eylül gecesi kayıtlarımızda ve hafızalarımızda hoş bir anı olarak kalacaktır.
Esenlikler dilerim.