Zaten maske taktığı falan da yok… Atarlı Halil, içinden “Bugün de çayı bedavaya getirdik diye sırıtıyor olmalı bu dürzü..” diye geçirirken sandalyesini biraz aralayıp selam aldıktan sonra çay söylemek için garsona işaret etti. Arkasından Yörük Hasip, ondan sonra Çakırların Ümmet, Konsom Osman, Ali, Veli…derken tek masaya sığılamayınca garsona bir masa daha getirtip iki masayı birleştirince oldular on onbeş kişi…
Atarlı, masasını biraz aralamaya çalıştıkça Tenekeci ile Ümmet de yaklaşıp burnunun ucuna ucana geliyorlar…Çay, kahve…soda derken garson bir gelip bir gidiyor…Atarlı,bir fırsatını bulup “Önemli bir işim var arkadaşlar bana izin…!” deyip on yedi lira tutarındaki hesabı öderken “Sanki mevlit okuttuk, yarın ben size gösteririm!” diye gülümseyip eve doğru yürüdü.
Ertesi günü, kahvaltı sonrası anasına “Bulaşıklar sana kaldı!” deyip evden çıkarken, bir duyan gören olsa; benim bunu anama hala bir işe yarıyor olduğunu hissettirmek için yaptığımı ve o bulaşıkları anama çaktırmadan yeniden yıkadığımı bilmeyip “Eşek kadar adam olmuş 95’lik anasına bulaşık yıkatıyor!”diye bana demediğini komaz…diye aklından geçirip kahveye doğru yürüdü. Kahveye varınca bir önceki gün olduğu gibi tenhada bir masaya oturup çayını söyledi. Az sonra Tenekeci sırıtarak gelip burnunun dibine oturdu. Atarlı “Şimdi ananınki.. görürsün!” diye aklından geçirirken Tenekeci suratını buruşturup sandalyesini öteye çekti. Atarlı da sandalyesini inadına ona doğru yaklaştırdı. Biri uzaklaşıp öbürü yaklaşırken en sonunda Tenekeci,
“Öfff arkıdeş neyedin sen böööle?…”
“Canım sarımsak çekmişti de…!”
Tenekeci çay may içmeden kalkıp giderken karşıdan Çakırın Ümmet görününce Atar’lı iyice keyiflenip “Gel bakalım kendin ödeyecek olunca çay, başkası ödeyecek olunca okkalı şekerli kahve seven deyyus!” diye aklından geçirirken Ümmet selam verip Tenekeciden boşalan yere oturdu. Oturur oturmaz yoğun sarımsak kokusundan bunalıp sandalyesini geri çekti. Atarlı ise Ümmet’e doğru…Biraz önceki sahne yinelenip biraz masanın etrafında turalama sonrası Ümmet de bir “Öfff” çekip burnunu sıkarak ıralayıp gitti. Atarlı, Ümmet’in arkasından “Yarın hem sarımsak yiyip hem de hacı yağı sürünecem bakalım netceniz gappenin dölleri…” diye sırıttı.