Şehirlerin halk arasında pek çok referans noktası vardır. Adres tariflerinde sıkça duyacağımız bu iki kelimelik muazzam cümle ise, Denizli’de sıkça karşımıza çıkar: Horozun Orda!

Ancak şehrin en önemli meydanlarına, tepelerine kondurulan devasa horoz heykelleri, insanlar yolunu kaybetmesin ya da yönlerini bulsunlar diye dikilmedi elbette…

2000 yıl öncesine ait antik kazılarda bile rastlanıldığı üzere; horoz figürleri yalnızca bu şehrin insanları için değil, ülkemiz insanları için de çok önemli bir adreste: yüreklerde.

Bugün horoz simgesi Denizli ile adeta bütünleşmiş durumda ve bu kesinlikle tesadüf değil…

Laodikya Antik Kenti’nde 2005 yılında tapınak A’da gerçekleşen antik kazılar sonucunda 1850 yıl öncesine ait olduğu düşünülen ve binlerce yıllık dostluğu simgeleyen iki tane Denizli Horozu figürü bulunmuştu.

Aynı şekilde 2013 yılında da, 1900 yıl öncesine ait olduğu düşünülen ve birbiriyle kavga eden iki adet horoz figürü bulunmuştu.

Bu da demek oluyor ki, antik çağlardan beri horoz ile uyanıyoruz her sabah.

Denizli horozu güneşin doğuşunu müjdelediğinden olsa gerek; aydınlanmanın, yeniliğin.

Her yerde cesurca ötebildiğinden ve eskiden beri bilinen dövüşçü özelliklerinden dolayı olsa gerek; gücün simgesi olarak kabul görüyor.

Ötüşleri uzun, mübarek ve muazzam…

Rahmetli Özay Gönlümün türkülerinde de değindiği üzere Denizli Horozları heybetli duruşlarıyla her yerde kendisini belli ediyor.

Dünyanın en büyük horoz heykelinin geçtiğimiz yıllarda Seyir Tepe’sine inşa edildiğini de göz önünde bulundurarak; renklerine göre Demirkır, Pamukkır, Kınalı, Al, Siyah ve Kürklü olmak üzere 6 tipe ayrılan Denizli horozlarının Seyir Tepesi’nde yan yana kümeslerde bulundurulması çok değerli olmuş.

Vücut yapılarına göre Yüksek boyun, Sülün ve Küpeli olmak üçe ayrılan Denizli Horozları, 2000 yıldır her sabah ötmeye devam ediyor…

Geçtiğimiz senelerde soyları tükenme riskiyle karşı karşıya kalan horozlar için ilgili devlet kurumlarının da harekete geçtiğini belirterek; Denizli Horozu ötüşlerinin her evin bahçesinden duyulduğu bir geleneğin korunması dileğiyle…

Esenlikler dilerim.