Atina’da önemli bir soruna çözüm aranırken kürsüye fikrini söylemek için, filozof Demostenes çıkar. Ancak, kekeme olduğundan sözünü dinletemez. İnsanlar sürekli kendi aralarında konuşmakta, filozofu dinlememektedir. Bunun üzerine Demostenes, “size bir öykü anlatıp ineceğim” diye bağırır ve sessizlik olunca anlatmaya başlar.
Bir yolcu Atina’dan Megara’ya gitmek için bir eşek kiralamış. O eşeğin üzerinde, kiralayan eşeğin sahibi de yaya olarak yanlarında beraber yola çıkmışlar. Öğle sıcağı bastırmış, biraz dinlenmek ve öğle yemeği yemek için durmuşlar ama hiç gölgelik yokmuş. Eşeğin sahibi hemen eşeğinin gölgesine sığınmış. Eşeği kiralayan, ‘Sen çekil gölgede benim oturmam gerek’ demiş. Eşeğin sahibi itiraz etmiş: Tabi ki ben oturacağım, çünkü eşek benim. Yolcu; ‘ama eşeği kiraladım’ deyince de, ‘ben sana eşeği kiraladım gölgesini değil’ cevabını almış ve tabi sonunda aralarında kavga çıkmış. Herkes dikkat kesilmiş ve öykünün sonunu bekliyormuş ama Demostenes kürsüden inmiş ve uzaklaşmaya başlamış. Dinleyiciler, öykünün sonunu anlat diye bağrışmaya başlayınca Demostenes kürsüye dönmüş ve demiş ki; Ben sizin için çok önemli bir konuda bir şeyler anlatmaya çalışıyorum ama siz eşeğin gölgesini merak ediyorsunuz. Artık ne fikrimi söyleyeceğim, ne de öykünün sonunu diyerek yürüyüp gitmiş.
Yağmur yağdı mazgallar tıkandı bazı yerler de su baskınları oldu diye şikayet ettiğimiz de bazıları Tanrının rahmetini mi sorguluyorsun yağmur gerekli diyerek selin verdiği zararı konuşanları suçluyorlar. Bu şekil de konuşanlara diyorum ki; Tanrının rahmetinden korunmak için neden evine çatı yapıyorsun evine sel girmesin diye niye etrafa duvar örüyorsun bırak o zaman evine, işyerine su girsin neden koruyorsun? Her yeri betona boğarsan suya gidecek yer bırakmazsan mazgalların borularını gider büyüklüğünde yapmaz önlemini almazsan vs. her yeri su basar sel alır. Anımsayın İstanbul Ayamama deresi kapatıldığı için 2009 da şiddetli yağmur sonucu sel bastı 10’larca kişi öldü Milyonlarca lira zarar meydana geldi neden? Betonu medeniyet sandığımız için! Elbette yaşamımızı devam ettirmek için Kar, Yağmur, Güneş, Rüzgar gerekli Tanrı insanoğluna akıl vermiş, fikir vermiş. Önce tedbir sonra tevekkül demişler sen önlemlerini al Tanrıya tevekkül et.
1.Nilüfer şenliği yapıldı emeği geçenleri kutlarım. Gündüz göl kenarın da bazı etkinlikler yapılıp bazı etkinlikler ve gece yapılan konserler neden Çivril merkez de düzenlenmedi? Çivril esnafına da bir nebze katkı sağlamak kimsenin aklına gelmedimi? Lotus ya da nilüfer çiçeği olarak bilinen bu çiçek türü çamurlu ve bataklık alanlarda açar. Umarım yarınlarımız da 86 öncesi anlatılan kerevit üretimi gibi bir gün burada göl vardı balık üretimi vardı demeyiz.
Ne yazık ki çoğumuz öyküdeki gibi eşeğin gölgesini merak ediyor ama gerekli önlemler alındımı doğru yapıldı mı diye merak bile etmiyoruz.
Esen Kalın…