”Türkiye’nin, İnsan Hakları Haftası’na boynu bükük girdiğini” ileri süren Ataş, ” Ülkemiz bugün, demokrasi ve özgürlüklerin hızla yok edildiği, kısmen özgür ülkeler arasında yer almakta, insan haklarına her geçen gün yeni darbeler indirilmektedir. Değişik ölçülerde, ihlal edilmeyen insan hakkı bırakılmamıştır. Her türlü hakkın teminatı olan adalet ise bugün ülkemizde siyasetin aracı haline gelmiş ve insanlarımızın adalete güveni derin yaralar almıştır” ifadelerini kullandı.

122.SIRADAYIZ

İnsan haklarının vazgeçilmez koşulu olan kadın-erkek eşitliğinde Türkiye’nin 135 ülke arasında 122. sırada yer aldığını bildiren Ataş, mesajında şunları kaydetti:

”Bugün Türkiye, kadın-erkek eşitliğine inanmayan, kadınları hor gören ve toplumsal hayattan dışlamaya çalışan bir zihniyet tarafından yönetilmektedir. Son on yılın iktidarı, kadına karşı şiddeti de önleyememektedir. Kadınlar geriye itilerek toplumun ilerlemesi engellenmektedir.

Türkiye’de bugün düşünce, ifade, inanç, haberleşme, toplanma, haber alma, eğitim ve basın özgürlükleri dahil, bütün insan hakları, üstelik demokrasi adına, sürekli kısıtlanmaktadır. Terör sona erdirilemediği için en kutsal hak olan yaşama hakkı güvence altında değildir. Gazeteciler, yazarlar, öğrenciler, bilim insanları, askerler, seçilmişler, kısacası düşünen ve iktidarı eleştiren herkes baskı altında ve hatta hapishanelerdedir.”

UYGAR ÜLKELER ARASINA GİRECEĞİZ

Ataş , ”CHP için insan hakları, savunulması ve geliştirilmesi gereken en yüksek toplum değerlerimizdendir. CHP’nin bu konudaki nihai hedefi, Türkiye’yi dünyanın en uygar 10 ülkesinden biri yapmaktır. Cumhuriyet Halk Partisi, yurttaşlarımızın haklarının savunuculuğunu halkımızdan aldığı güçle ödünsüz olarak sürdürecektir” değerlendirmesinde bulundu.

ERKEN SEÇİM ŞART

“Bu sistem Türkiye’yi buraya getirdi. Bundan sonra daha da kötüye götürecek” diyen Ataş , “Erken seçim talebimiz vatandaşımız daha büyük problemle karşılaşmasın diye. Millet, millet diyorsunuz. Tamam, gidelim sandığa. Veya referandum yapsınlar, seçime gidilsin mi diye” şeklinde konuştu.

BU SİSTEMİN HİÇBİR YERİNDE OLMAYIZ:

İhlallerin sistemden kaynaklandığını ileri süren Ataş açıklamasını şöyle tamamladı:

Biz bu sistemin hiçbir yerinde olmayız. Sorun yüzde 50+1 değil. Sorun sistem sorunu. Sistem çürüyen bir sistem. Yolsuzluklara yol açıyor. Bağımsız yargı yok. Yargıyı siyaset kurumu tayin ediyor. Savcılar korkudan görevlerini yapamıyorlar. Bu sistem yolsuzlukları besleyen bir sistem. Halkın ifadesiyle dayısı varsa her şeyi yapabilir. Bu sistemle ilgili gelen her şeye hayır deriz. Bunun dışında yeni sistem asla önermezler, yapamazlar. 50+1 rahatsızlığı nereden kaynaklanıyor? Erdoğan alamayacağı için.

Editör: Haber Merkezi