Gün geliyor takıntılarım sınır tanımıyor. Başkalarına garip gelebilir gelmesine de ama bana hiç de öyle gelmiyor. Öyle ki, gölgem beni takip etmesin diye ters istikamete gitmişliğim var.

Takıntılı Yandım Ali Beyin sohbete başlama öncesinde sorduğu, “Brütüs olmak kolay mı?” sorusu ile takıntılı, sorunlu ve çok sorulu derinliği bol iç dünyamda hesaplaşmaya gidiyorum. Beynimin içinde hareketlenme, takılı kaldığım bir de sorular var. O kanlı günde Sezar yerine, Brütüs ya da Brütüsler ölseydi…

Birden aklıma geldi, sordum: “Sezar niye öldürüldü?”

Öyle bir zamanda yaşıyorsun ki, yeri geldiğinde gölgeni bile terk edip gerekirse ki öyle, ters istikamete gideceksin. Allah dışında başka hiçbir şeye güvenmeyeceksin, dost deyip sırtını kimselere dönmeyeceksin.

Allah yarattığı her canlıya ve kuluna nefes dediğimiz ömür veriyor. Verdiği nimetler ki, bizim büyükler rızık diyor, bitince de ömür bitiyor. Her ölümün ayarlı ayrı bir bahanesi var. Bazıları kalp krizinden, kimi bazıları da nefes darlığından. O kadar çok ölüm sebebi var ki, gülerken ölenler de var…

Takıntılı adam Yandım Ali’nin anlattığına göre o gün Sezar kendine ve orada bulunan senato mensuplarına güvendiği için, onları dost ve kardeş bildiği için öldürüldü. Kandırıldı, çünkü onları kendine dost görüyordu.

Sezar’ın diktatör olmasından korkup Sezar’ı öldürenler, Sezar sonrası Sezar’ı aradılar. Olayı bu kadar basite indirgeyerek anlattıi.

“ Tarih tekerrürden ibarettir” lafı boş yere söylenmemiş…

Bazıları, “Aynalar kırık şimdi…” şarkısını en içten, duygulu ve doğal hali ile söylerken bazı tanıdıklar da: “Dost bildiklerim” şarkısını yılların biriktirdiği tecrübe eşliğinde gözleri dolu söylüyor. Belki doğru belki de değil, bilmiyorum. Arkasını dönünce elinde kanlı bıçaklı hain Brütüs’ü gören Sezar: “Sende mi Brütüs, öyle ise yıkıl Sezar” diyor.

Yaşınız kaç olursa olsun, “Brütüs Ruhlu” iyi bir tanıdığınız yoksa kendinizi ciddi anlamda sorgulamalısınız. Sizin başkalarından neyiniz eksik, bunu bilmek zorundasınız. Mutlaka çok ciddi anlamda bir sorunla karşı karşıyasınız ve bunu bilmek sizin en doğal hakkınız…

Yandım Ali, diyor ki: “Ben Sezar gibi düşünemiyor, onun dediği gibi diyemiyorum. Brütüslerin çok fazla olmasına rağmen, “Sende mi Brütüs, öyleyse yıkıl Sezar” demek yerine yaşadığım her güne sabrediyor: Brütüs ve yandaşlarınız hepiniz öleceksiniz, öyle bir öleceksiniz ki, bu aleme ölümleriniz ibret olacak ve belki de Brütüsler Brütüs olmaktan da Brütüs ile işbirlikçi olmaktan da korkacaklar. O hesap günü elbet bir gün gelecek. Belki yarın belki yarından da yakın”

Bir de bazıları var, diyorlar ki: “Gölgeni bırakıp da hangi istikamete gidiyorsun?”

Brütüs Ruhluların olmadığı bir dünyada yaşamak umudu ile…