Bir zamanlar sigara

içmek sağlık demekti…

Çünkü sigara üreten firmalarla

ilaç üreten firmaların patronları aynıydı.

Sonra zararları kanıtlanınca,

milyonlar bu illet yüzünden süründükten,

öldükten sonra,

son günlerin kampanyaları başladı.

Eroin ilk çıktığında ilaçtı

ve eczanelerde satılıyordu.

Margarini de sağlık olarak bilirdik.

Yıllarca reklamlarda yer aldı.

Sonra bir gün öğrendik ki,

kötüledikleri,

tu kaka ettikleri tereyağı sağlık,

margarin hastalıkmış.

Süte sağlık kaynağı dediler.

Pastörize ettiler,

sütün sağlık olmasının

sebebi olan faydalı mikropları

öldürdükten sonra

çocuklarımıza içirdiler.

Bir gün diyecekler

bunlar da zararlıymış.

Tuz yemeyin diyorlar.

Tuz tansiyonu artırır diyorlar.

İnsanlar mineralsiz kalınca

kendilerini halsiz hissediyor,

onlara ilaç satıyorlar çünkü.

Yakın zamanda tuzun

tansiyonla alakası yokmuş diyecekler.

Kalorisiz yiyecek reklamı yapıyorlar.

Şekeri çıkarınca, sağlıklı oluyormuş.

Şekeri çıkarıp ne koyuyorlar peki?

Kanserojen etkisi kanıtlanmış,

şekerden onlarca yüzlerce kat tatlı olan,

pankreası daha çok yoran,

muhtemelen şeker hastalığına

yol açan endüstriyel

tatlandırıcıları koyuyorlar.

Kalorisiz ama kanser eden yiyecekler.

Zamanında kadınlara

menapoz geciksin diye

hormon replasman ilaçlarını sattılar.

Milyonlarca kadın kullandı bunu.

Sonra

“pardon bu kanser yapıyormuş”

deyip işin içinden çıktılar.

Talidomid verdiler gebelerin

içi bulanmasın diye,

bebekler kolsuz bacaksız doğunca

yine pişkince sırıttılar.

Bilim yavaş yavaş gelişiyormuş.

Bu uğurda yapılan gayretler de kutsalmış.

Cennetleri dünya olduğu için

ceplerini doldurdukları

paralar da ödülleri oluyor.

Ölen, sakat kalan milyonlar

bilim gazileri, şehitleri…

Unutmayın,

biri size “bilim” diyorsa,

oradan kaçacaksınız.

Bakmayın onların kafasının

karışık olduğuna,

bal gibi biliyorlar neyin doğru

neyin yanlış olduğunu,

ama size biraz daha zehir satıp

bir de ilaçlamak,

cehenneme gidene kadar

biraz daha ilahlık taslamak dertleri.

Bizim bildiğimiz

“İlim”,

“bilim”

diye uyduruk bir tanrıya

dönüştükten sonra oldu ne olduysa,

hiçbir şey yaratmayan,

insanlara yararı dokunmayan

bir şeyi ilah edindi insanlar.

“Bilim insanı”

olunca,

bu koca çarkları olan

sömürü sisteminin sözcüsü oldular.

Siz siz olun,

ne sağlıkta,

ne dinde,

ne eğitimde,

ne de gıdada

hangi sektör olursa olsun

aklınızı kapitalizmin

sözcülerine kiraya vermeyin.

Karşılığı dünyada da

ahirette de perişanlık olur vesselam…