Beğenilme arzumuz Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin üçüncü basamağındaki “ait olma ve sevilme ihtiyacı” basamağına denk düşer. Sosyal varlıklar olan biz insanların beğenilme arzusu son derece normal bir arzudur. Beğenilme arzusu kişilerin sevilme ve kabul edilme ihtiyaçları temelinde, hayatlarının birçok alanında diğer insanlardan olumlu dönüş almaya yönelik istek duymaları şeklinde tanımlanabilir (Kaşıkara ve Doğan, 2017). Maslow’a göre bireylerin sevilme ve kabul edilme gibi sosyal ihtiyaçlarını karşılayamaması, bireylerin kendilerini yalnız ve terk edilmiş hissetmelerine neden olabilmektedir (Kaşıkara ve Doğan, 2017).
Peki ama bizler beğenilmek adına kendi özümüzden uzaklaşan davranışlar sergiliyorsak? Ya da beğenilmediğimiz zamanlar bu durumdan ötürü müthiş bir üzüntü çekiyorsak, tüm bunların ardında yatan neden ne olabilir? Bağımlılık Rohner (1986) tarafından genel olarak diğer insanların olumlu tepkisine duyulan istek ya da arzu olarak; “bağımlı davranış” ise, çocuk veya yetişkinlerin kendileri için önemli olan kişilerden olumlu tepki alma girişimleri olarak tanımlanmaktadır (Akt, Bilen., 2013). Yetişkinlerin gösterdiği bağımlı davranışlar arasında kişinin kendisi için önemli olan kişilerden (arkadaşları, ailesi gibi) rahatlama, bakım, onay, doğrulama, destek, şefkat görme, cesaretlendirilme isteme veya bir zorlukla karşılaştığında hemen başkalarından yardım isteme vardır (Rohner, 1986. Akt. Bilen, 2013). Öte yandan “bağımsız” kişiler onaylanma ve beğenilme için diğerlerinden medet ummayan, tüm bunları kendi kendine verebilen kişilerdir.
Peki ya siz başkalarının sizi beğenmelerine, onaylamalarına bağımlı mısınız? Etrafınızda değer verdiğiniz insanlar bazı davranışlarınızı beğenmedikleri zaman kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Evet, tabii ki etrafımızdaki insanlar tarafından beğenilmek, onaylanmak güzel duygular. Ama sizce de asıl güzel olan insanların bizi olduğumuz gibi beğenmeleri değil mi? Özgürlük biraz da insanların bizi beğenmelerine duyduğumuz bağımlılıktan kurtulmak ve onların bizim hakkımızdaki düşüncelerini o kadar da umursamadan kendi benliğimize uygun bir şekilde davranmaktır.
Eğer başkalarının sizin davranışlarınızı beğenip beğenmemesi sizin için çok önemliyse bunun neden böyle olduğunu kendinize sorar mısınız? Hayatınızı başkalarının sizin hakkındaki fikirlerine abartılı bir önem vererek geçirmek istediğinize emin misiniz? Unutmamak gerekir ki bugün bizim bir hareketimizi ya da yaptığımız bir işi beğenen bir insan yarın bizi beğenmeyebilir. Bizim duygu durumumuz insanların bize bakış açısına göre değişecekse işimiz zor demektir.
Her yazımda belirttiğim gibi psikoloji hakkında yazılar okumak farkındalık yaratma açısından iyi olabilir. Ancak asıl değişim sizi rahatsız eden konular hakkında bir psikologla görüşmektir. Size başkalarının sizi beğenip beğenmemesine daha az odaklandığınız günler diliyorum.