Babası bir kaç saniye sonra dala konan aynı cins kuş görüp “Bu nedir” diye sormuş.

Oğlu “O da serçe” yanıtını vermiş.

Baba 2 dakika geçmeden aynı cins kuştan bir başkasını gösterip “Bu nedir” diye sormuş.

Oğul, babasının aynı soruyu defalarca sormasına çok öfkelenmiş ve bağırarak

“Baba söylediklerimi anlamıyor musun?

Sana kaç kere söyledim. O gösterdiğin kuşların hepsi serçe.

Yaşlı adam oğlunun azarlamasından sonra yerinden kalkıp evine gitmiş ve yıllar önce kaleme aldığı günlüğünü alıp oğluna getirip okumasını istemiş.

Günlükte şunlar yazılıymış: “Henüz üç yaşına giren oğlumla birlikte bahçede otururken bir kuş önümüze kondu ve “O nedir” diye bana sordu.

Kuşun serçe olduğunu söyledim.

Oğlum her seferinde “O nedir?” diye sordu.

Ben de her defasında, sabırla “Serçe” diye yanıtladım.

Belki yirmi bir kez sordu.

Çocuğuma sıkılmadan sevgi ve şefkatle o kuşun serçe olduğunu anlattım.

Oğlu babasının günlüğündeki satırları okuyunca çok üzülür ve sarılıp “Canım babam çok özür dilerim.

Ben senin gösterdiğin sabrı gösteremedim. Ne olur beni affet”der.

(Alıntı)

********************

Anneler babalar en kıymetli varlıklarımızdır.

Babalar en kutsal varlıklar olan annelerin gölgesinde kalan gizli kahramanlardır!

Evin en öksüzü babalardır, en yalnız, en kimsesizi, herkese kimse olurken.

Evin direği olurken kendisi direksizdir, dayanacağı kimsesi pek yoktur.

Çünkü o hep güçlü olmak zorundadır.

O zayıf olamaz.

Çünkü o kahramandır, o güçsüz olamaz, o ağlayamaz.

Çünkü o, hep kahraman olmak, öyle kalmak zorundadır. Yoksa herkes onu küçümser.

Baba en çok anneyi sever, anne en çok çocuğunu sever, çocuğu ise en çok eşini sever, eşi ise en çok çocuğunu sever.

Hayatın kanunu gereği bu böyle devam eder durur.

Bir yeri acıyan çocuğun hiç “babam” dediğini duydunuz mu?

Babası yanındayken bile “anam” demez mi?

Aslında babaların kıymetinin bilindiği olur.

Baba bu dünya’dan göçüp gittiği zaman.

Babanın yaptığı görevler, işler yapılacağı zaman hatırlanır.

Babam bunu yapardı denir.

Ama o da uzun sürmez, kısa zamanda unutulur gider baba.

Atalar; Öldükten sonra getirilen şehadetin hükmü olmaz derler.

Anneleri, Babaları sağ olanlar kıymetlerini bilin.

Mezar taşına dert anlatılmıyor, anlatılsa bile duyulmuyor, fayda etmiyor…