Geçen hafta yazmıştım, “Akdağ Çok Çirkin” diye. Hala da arkasındayım böyle bir çirkinlik yok.Türkiye yanıyor, işin aslı YAKILIYOR. Güzel olan herşeye düşmanlık ve yeşilin griye dönüşümü projesi çerçevesinde Deniz manzaralı veya rant getirebilecek her yerde yangın var.

Eskiden daha profesyonel şekilde yakılırdı bu alanlar. Sadece bir otellik yakılır ve hemen söndürülürdü. Unutanlar için bir hatırlatma geçelim.

Muğla’nın Milas ilçesinde, sekiz yıl önce bir yangında 150 hektarlık Halep çamı ve kızıl çam ormanının kül olduğu Güvencinlik Koyu’nda, bin yatak kapasiteli ikinci otel inşaatına başlandı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Güvercinlik Turizm Merkezi” olarak belirlenen ormanlık alan, 2006 yılında turistik tesis yapılması amacıyla üç şirkete 85, 80 ve 95 dönüm olarak tahsis edilmişti. Bölgede 15 Temmuz 2007 tarihinde, üç noktada birden büyük bir yangın çıktı. Yangında, koruma altındaki söz konusu ormanların yer aldığı 195 hektar alan kül oldu.

Dönemin Muğla Orman Bölge Müdürü İbrahim Aydın, yangının büyük ölçüde insan kaynaklı olduğunu tahmin ettiklerini belirterek, “Ormanlık alanlar ve imar yerleri belli. Kesinlikle iddia ediyorum ki yanan yerler ne 2B kapsamında olacak ne de imara açılacak. Temizleyerek yeşillendireceğiz.” demişti. Yangından bir yıl sonra 80 dönümlük arazinin tahsisini alan MNG Holding’e bağlı Günal İnşaat, Pina Yarımadası önündeki körfezde yapacağı beş yıldızlı otele iskele kurmak için yaklaşık 5 dönümlük bir alanı kaçak olarak doldurmuştu.

Çevrecilerden gelen tepkiler üzerine dolguyu yapan şantiye müdürü, “Herkes dolduruyor. İzin bekleseydik zaman kaybederdik. Para cezasını bekliyoruz.” diye bir açıklama yapmıştı. Çevreciler başta olmak üzere birçok kesimden yoğun tepki gelince holdinge 46 bin 500 liralık para cezası kesilmiş, dolguyu kaldırması için de bir yıllık süre tanınmıştı.

Dosyayı inceleyen Kültür ve Turizm eski Bakanı Ertuğrul Günay’ın tepkisi de sert olmuş, “Orada hiçbir izin söz konusu değildir. Eski haline getirmek için ne gerekirse yapılsın. Dosya önüme gelse de doldurulan alan eski haline getirilmeden ve yanan arazi ağaçlandırılmadan bakmayacağım.” demişti. Bu açıklamanın ardından bir ay sonra Kültür ve Turizm Bakanlığı, iznin Maliye Bakanlığı tarafından verildiğini açıklamıştı. Aradan geçen zamanda deniz dolgusu kalkmadığı gibi ağaçlandırma da yapılmadı. Beş yıldızlı La Blanche Island Güvercinlik Oteli hizmete açıldı.

Günümüze dönecek olursak Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, orman yangınlarında THK uçaklarının neden kullanılmadığı sorusuna “3 tane uçak motoru arızalı şekilde duruyor 3 tanesi de yağ akıtıyor. Binmek isteyenler buyursunlar uçsunlar” yanıtını verdi.. Ayrıca “Kasım ayında Guinness rekorlar kitabına girme projemiz var. İzmir, Muğla, Fethiye ile beraber çeşitli bölgelerde aynı anda 3 milyon fidan dikerek Guinness rekorlar kitabına gireceğiz. 11 Kasım saat 11.00’de tüm vatandaşlarımızı Guinness rekorlar kitabına girmek üzere açıklayacağımız illerde fidan dikimine davet ediyorum.” diyen Bakan Pakdemirli, şunları kaydetti:

“Anayasa’nın 169. maddesi şunu der, ‘Orman alanları imara konu edilemez’. Nokta. Anayasa ile korunan alanlardır. Yine 169. madde şunu der, ‘burası yanıyorsa tekrar ağaçlandıracaksın.’ Bunun başka açıklaması başka bir şeyi yok ama bunların üzerinden siyasi rant üretmeye çalışmayı kesinlikle doğru bulmuyorum. Yani devlet ormanları imara konu edilemez.”

Seçtiğimiz 600 vekilin yarısının ülkedeki ırmakların akışına ölmediğini biliyoruz. Geriye kalanlar soruyorum “ Madem devletin bu uçakları ayağa kaldıracak gücü yok. Ülkede bu kadar işsizlik varken partinize üye hiç mi uçak mühendisi teknisyen yok? Hazineden seçim zamanları aldığınız milyonlarca liradan hiç mi kalmadı ? 2-3 Mühendis, 5-10 teknisyenin bir aylık masrafını karşılayıp bu uçakları tekrar uçurun.”