Bölüm 3
Selçuklu Türkleri ile Bizanslılar arasında Düzbel geçidi ve çevresinde (Bazılarının hiçbir kanıt gösteremeden ileri sürdükleri Küfi boğazında veya başka yerlerde değil) 1176 yılında gerçekleşen Myriokephalon Savaşı sırasında, Çivril adını taşıyan bir Türk yerleşmesinin olmadığı kesindir. Bu ovanın yakın zamanlara kadar Işıklı Ovası olarak adlandırıldığı zaten bilinen konu. Bunun nedeni, o yıllarda Şeyhlü’nün nahiye konumunda olması ve Çivril’in köy konumunda iken buraya bağlanmış olmasıdır. Şeyhlü’nün (şimdiki Işıklı) de 1176’da varlığı bilinmiyorken (Bilineni, şimdiki Işıklı’nın kurulu olduğu yerde yer alan Eumeneia. Nedense Myriokephalon Savaşı’nı anlatan tarihsel belgelerde bu antik yerleşimden de söz edilmiyor), Çivril adında bir yerleşim yerinin varlığından söz edilemez. Var ise, Roma ve Bizans dönemini yansıtan haritalarda Çivril veya benzer bir ada şimdiye kadar niye rastlanmıyor? Zaten rastlanmış olsa, Çivril adında kurulan yerleşim yerinin Türk yerleşmesi olmadığı kanıtlanmış olur. Bu da Çivril’in adı Bizans belgelerinde geçiyor diyenleri haklı çıkarırdı. Ama böyle bir durum söz konusu bile değil.
Ancak bunun böyle olmadığı kesin. Öncelikle, Çivril adının önce Tzibrelitzemani ve sonrasında Cybrilcymani adlarından türediği kanıtlanması gerekiyor. Daha önemlisi Çivril’in bu veya benzer adlarla Bizans veya Roma dönemlerinde kurulmuş olduğu kanıtlanmalı. Bu yapılırken ülkemizdeki diğer Çivril adları da kanıtlanmalı. Yani onların da Bizans veya önceki uygarlıklarla ilgili olduğu ortaya konulmalı. Bütün bunlar yapılmadan Çivril adına Bizans belgelerinde rastlıyoruz demenin mantığı yok, bilimselliği hiç yok.
Sık sık Bizans imparatoru Manuel’in Myriokephalon Savaşı yenilgisinden sonra İngiltere kralı. II. Henry Plangegenet’e yazdığı mektuptan söz ediliyor ve burada “Çivrilcimani” adı geçtiği ileri sürülüyor. O halde bu mektubun konuyla ilgili bölümünü görelim: “… Fakat Türkler’in ‘Cybrilcymani’ dedikleri civardaki bir bölgenin dar geçitlerinin yakınına çekildiğimiz zaman komşularını desteklemek maksadıyla İran içlerinden gelen o kadar çok atlı ve yaya gruplar ordumuza ansızın hücum ettiler ki, bizim askerlerimizin sayısını fazlasıyla aştılar”
İleri sürüldüğünün aksine, bu mektupta Çivril adı veya bu adı çağrıştıran hiçbir ad yoktur. Var olan, savaşın gerçekleştiği geçit içinde “Cybrilcymani” biçiminde tanımlanan coğrafi bir yer adıdır. Bu coğrafi terim de bir yerleşmeyi değil, bir mevkiiyi ifade etmektedir.
Adı geçen geçidin Kûfi Çayı Boğazı’nda olduğu kesin değildir. Önce bu savaşın nerede gerçekleştiği kesin olarak tespit edilecek ve sonrasında da adı geçen geçidin Kûfi Çayı Boğazı olduğu kesinleşecek. Daha sonra mektupta adı geçen yerin Çivril olduğu tespit edilecek ve Manuel’in sözünü ettiği yerin ilçemiz Çivril olduğu ortaya konacak. Ayrıca ilçemiz Çivril’in ilk kurulduğu yer bu boğaz içinde bulunacak ve böylece ilk kez orada kurulduğu kanıtlanacak. Görüldüğü gibi ihtimaller peşi sıra. Böylesi durumda kesinlikten söz edilemez ve Çivril adının tarihselliği Bizans dönemiyle ilişkilendirilemez.
İlçemiz Çivril’in Bizans belgelerinde yer alabilmesi için 1176 yılı öncesinde kurulmuş olması gerekiyor. Kûfi Çayı Boğazı’nda herhangi bir yerinde Çivril’in atası sayılabilecek bir yerleşim yeri olması gerekiyor. Böyle bir yer bulundu mu? Eğer bulundu ise Çivril’in ilk kurulduğu yer olduğu kanıtlandı mı? Böylesi kesin veriler elde edilmemişken Çivril adına Bizans belgelerinde rastlıyoruz, demenin gereği var mı?
Varsayalım ki ileri sürüldüğü gibi “Tzibrelitzemani” adı, bir coğrafi yöreyi değil de Çivril’i ifade ediyor olsun. Bu durumda ilçemiz Çivril, bu boğazın içinde mi kuruldu? Daha sonra önceki yeri beğenilmedi de şimdiki yerine mi taşındı? Çünkü Manuel, geçit içinde bir yerden söz ediyor. Eğer sözünü ettiği yer gerçekten ilçemiz Çivril ise, şimdiki asıl yerine ne zaman taşındı? Ayrıca adı geçen boğaz içinde ilçemizin köy konumundaki izleri bulundu mu? Bulundu da bu izlere dayanarak “Çivril adına Bizans belgelerinde rastlıyoruz” deniyor? Böyle bir oluşum gerçekleşmemişken ve elde veriler yokken, Manuel’in mektubunda sözünü ettiği boğaz içindeki yer, nasıl Çivril olabilir?
Bilge Umar “Türkiye’de Tarihsel Adlar” adı eserinde “Çivril” maddesinin bir bölümünde “1. Çivril. Denizli iline bağlı ilçe merkezi kasaba. Bunun adı, ya da o yöredeki halkın adı, 12. Yüzyıldan kalma Bizans belgelerinde Rum yazımıyla Tzibritzi ve Lâtin yazımıyla ‘Cvbrilcimani ‘diye geçiyor (Umar, Myriokephalon Savaşının Yeri, Belleten 1990 c. 54 No. 209, s. 99-116 s. 106) diyor. Yani, Çivril adının bir ihtimal olarak o yöredeki halkın adı olduğu varsayımında bulunuyor. Aynı Çivril maddesi içinde 12. Yüzyıldan kalma Bizans belgelerinde Rum yazımıyla Tzibritzi ve Lâtin yazımıyla ‘Cvbrilcymani’ diye geçtiğinden söz ediyor. Bu yazılı anlatımlardan Çivril adının Cvbrilcimani adı ile eşleştirildiği anlaşılıyor. Ancak Manuel’in mektubunda sözünü ettiği yer Cybrilcymani olarak geçiyor. Daha önceden de sözünü ettiğim gibi anlatılmak istenen yer Tzibritzi veya Tzybritzemani. Hâl böyle iken, Manuel’in mektubunda Çivril adı geçiyor denebilir mi? Bu, Çivril’in eski adı Tzibritzemani veya Myriokephalon Savaşı’nın gerçekleştiği yıllarda Türklerin telaffuzu ile Cybrilcymani olan, geçidin içindeki yer alan bu yerin Çivril’in eski tarihsel adıydı, demekle eşdeğerdedir. Peki diğer Çivril adları ne olacak? O köy yerleşmeleri de Bizans dönemine ait yerleşme adları idi? Kısacası, ilçemiz Çivril adının Bizans belgelerinde görülmesi mümkün değildir. Myriokephalon Savaşı’nın gerçekleştiği yeri Çivril yakınlarına getiremeyince, ilçemiz Çivril’i Kûfi Çayı Boğazı’na götürmenin bence hiç bilimsel yanı yok. Ayrıca böyle bir duruma gerek de yok. Çünkü öylesi durumda Çivril’in ilk kurulduğu yeri boğaz içinde aramak gerekiyor. Ama bu arama boşuna olacak.
Devam edecek.